Peter Pan Sendromu; Belir(mey)en Yetişkinlik

Burak Bayık

Sen ne zaman büyüyeceksinler, ailenden izin mi alıyorsunlar, babadan para mı alınırlar ve dahası... Gelin sizlerle 18-25 yaş aralığında bireylerin büyümek ve sorumluluk almak zorunda oldukları ama bir türlü "belirmeyen yetişkinlik" yüzünden geçirdiği sancılı döneme ve Peter Pan sendromuna bakalım.

Peter Pan Sendromu; Beliren Yetişkinlik

Peter Pan Sendromu; Beliren Yetişkinlik

Ağırlıklı olarak 18-25 yaş arası dönem olarak nitelendirilen beliren yetişkinlik dönemi; bireylerin kimlik arayışı, kendine odaklanma, arada kalmışlık, istikrarsızlık ve sonsuz olanakların olduğu bir dönem olarak nitelendirilebilir. Erken çocukluk ve ergenlik dönemi boyunca “ben merkezli” bir hayat yaşayan, eğitim hayatlarında az çalışarak çok not alan, hata yaptığında anne ve babası tarafından kayırılan, hatanın sorumluğunu üstlenmeyen bireylerin içine düştükleri bir durumdur. Yetişkin olma ve büyümeyle ilgili sorunlar yaşayan genç bireyler için 1983 yılında Petar Pan Sendromu tanımlamasını yapan Psikanalist Dr. Dan Kiley, bu tanımı yaparken ünlü İngiliz yazar James Matthew Barrie’nin (1912) Peter Pan isimli eserinden esinlenmiştir.  Gençliğinde cinsel kimlik bunalımı yaşayan yazar, eserinde yarattığı büyümeyi reddeden çocuk kahraman Peter Pan aracılığıyla, Asla Alsa Ülkesi’ne (Varolmayan Ülke) kaçıp sığınır. Bu kaçış, yazarın kendi gelişim sürecinin sancılarını yansıtmaktadır. Kitabın ilk cümlesi şöyledir: “Biri dışında, bütün çocuklar büyür ve büyüyeceklerini erken yaşta öğrenirler.” (Barrie, 2007). Peter Pan sonsuz gençliği ve bitmek bilmeyen çocukluğu simgeler (Kiley, 1997). Beliren yetişkinlik kavramıyla tanımlanan ve gençlerin sorumluluk algısındaki değişime vurgu yapılan bu dönemin, günümüzde teknolojik ve endüstriyel gelişmelerin bir sonucu daha da arttığını ve yaşında 30'lara uzandığını söyleyebiliriz. Araştırma verilerine göre gençler zamanlarının büyük bir kısmını “online” geçirmekte, her an çok yönlü bir iletişim trafiği içinde bulunmaktadır. Bu halin bir yansıması olarak gençlerin ruhsal iyi oluşlarında önemli derecede bozulmalar görülmekte, narsizm gibi kişilik bozuklukları yaygınlaşmaktadır. 


Beliren Yetişkinlikte Kişilik özelliklerinin araştırıldığı makalede araştırma grubunun dışa dönüklük puanlarına, beliren yetişkin olma ve olmama durumuna göre uygulanan t testi sonucunda dışa dönüklük puanlarında bir farklılaşma gözlenmiştir. Dışadönüklük boyutu girişkenlik, sosyal olma, düşüncelerinin arkasında olma, hakkını savunma, aktif ve konuşkan olma gibi özellikleri ifade etmektedir. Beliren yetişkinlik döneminin bir istikrarsızlık dönemi olduğu düşünüldüğünde elde edilen bu sonucun beliren yetişkinlik kuramı ile örtüşmediği düşünülmektedir. Araştırma grubunun deneyime açıklık puanlarına, beliren yetişkin olma ve olmama durumuna göre uygulanan t testi sonucunda deneyime açıklık puanlarında bir farklılaşma gözlenmiştir. Deneyime açıklık boyutu kişiler arası ilişkilerde açık olmaktan çok, yaşamsal deneyimlere açık olmak anlamına gelir. Beliren yetişkinlik döneminin bir en iyiyi arama, fırsatları değerlendirme dönemi olduğu düşünüldüğünde elde edilen bu sonucun beliren yetişkinlik kuramı ile uyumlu olduğu düşünülmektedir. Araştırma grubunun yumuşak başlılık puanlarına, beliren yetişkin olma ve olmama durumuna göre uygulanan t testi sonucunda yumuşak başlılık puanlarında bir farklılaşma gözlenmemiştir. Beliren yetişkinlik döneminin bireyin kendine en çok odaklandığı dönem olduğu göz önüne alındığında bu sonucun beliren yetişkinlik kuramı açısında beklenen bir durum olduğu düşünülmektedir. Araştırma grubunun sorumluluk puanlarına, beliren yetişkin olma ve olmama durumuna göre uygulanan t testi sonucunda sorumluluk puanlarında bir farklılaşma gözlenmemiştir. Beliren yetişkinlik döneminin aslında bir bakıma bir takım sorumluluklardan kaçılan bir dönem olduğu, istikrarsız ve karasız bir dönem olduğu göz önüne alındığında elde edilen bu sonucun beliren yetişkinlik kuramı ile uyumlu olduğu düşünülmektedir. Araştırma grubunun nevrotizm puanlarına, beliren yetişkin olma ve olmama durumuna göre uygulanan t testi sonucunda nevrotizm puanlarında bir farklılaşma gözlenmemiştir. Bu durum kuramsal açıdan beklenen bir sonuç değildir. Bu nevrotikliğin sağladığı dengesizlik, beliren yetişkinlik döneminin ardından nevrotikliği, dolayısıyla yalnızlığı getirebileceğinden uyumlu bir sonuç bulunamadığı daha iyi anlaşılabilir.

Peter Pan Sendromu; Beliren Yetişkinlik

Beliren Yetişkinlikte Romantik Yakınlığı Başlatma: Yakınlığa Karşı Yalıtılmışlık mı? makalesine baktığımızda yapılan analizlere göre, erkek beliren yetişkinler, kadın beliren yetişkinlere göre, romantik yakınlığı başlatma belirleyicilerinden olan davranışsal yakınlığı, romantik sözelleştirmeyi, duygusal ve bilişsel yakınlığı daha çok kullanmaktadırlar. Ayrıca, kadınlara göre romantik yakınlığı daha rahat başlatmaktadırlar. Bu çalışmanın bulgularına dayalı olarak, birkaç öneri ortaya konabilir. Bu bağlamda yalnızlık, beliren yetişkinler tarafından yaşanan “kimlik krizinin” sonucunda gerçekleşen bir durum olduğu düşünülebilir. Bireylerin kendilik algılarının olumsuz olması, daha fazla yalnızlık yaşamalarına neden olmaktadır. Psikolojik danışma ve rehberlik açısından bakıldığında, önleyici olarak bu tür sorunları olan bireylerin, kendilik algılarını daha olumluya götürecek adımlar atılabilir. 


Beliren Yetişkinlikte Bağlanma Stilleri ile ilgili  araştırmanın bulguları; güvenli ve saplantılı bağlanma stillerinde ihtiyaç doyumunun aracı rol oynadığını göstermiştir.  Araştırma bulguları incelendiğinde güvenli bağlanma ile yaşam doyumu arasında pozitif yönde, güvensiz bağlanma ile yaşam doyumu arasında negatif bir ilişki olduğunu göstermektedir. Araştırmanın bir diğer bulgusu beliren yetişkinlerin temel ihtiyaçlarının doyurulmasının yaşam doyumlarını arttırdığı görülmüştür. Daha zor bir süreç olan bağlanma stilinin değişimini sağlamaya çalışmak yerine, bireyin ihtiyaçlarının doyurulmasına yönelik çalışmalar yaparak, bireyin yaşam doyumu artırılabilir. Bu araştırma için güvenli ve saplantılı bağlanan bireylerin ihtiyaç doyumlarının artırılmasının onların hayatında bir fark yaratabileceğine işaret etmektedir.


Tüm bu değişkenler göz önüne alındığında beliren yetişkinlik dönemi için yaş aralıklarının değiştirilebileceği, örneğin 18-30 yaş aralığına yönelik bir araştırma yapılması önerilebilir. Bunların dışında bu dönemde ki bireylerin mutluluk düzeyleri, yaşam doyumları, kaygı düzeyleri ve intihar eğilimleri araştırılarak olası senaryolara karşı önlemler alınabilir. Varoluşsal problemlerin de ön planda olduğu bu dönem için ölüm ve ahiret inancı hakkında yürütülecek araştırmalarda önerilebilir.


                                           KAYNAKÇA

Bakiler, E. ve Satan, A. (2020). Beliren Yetişkinlikte Bağlanma Stilleri ile Yaşam Doyumu Arasındaki İlişkide İhtiyaç Doyumunun Aracı Rolü: Marmara Üniversitesi Atatürk Eğitim Fakültesi Eğitim Bilimleri Dergisi, 5(1),124-131

Eryılmaz, A. Ve Ercan L. (2010). Beliren Yetişkinlikte Romantik Yakınlığı Başlatma: Yakınlığa Karşı Yalıtılmışlık mı: Türk Psikolojik Danışma ve Rehberlik Dergisi , 4 (34), 119-127

Eroğlu M. Ve Gündoğdu H. (2021). Beliren Yetişkinlik Dönemindeki Bireylerin Kişilik Özelliklerinin incelenmesi: Uluslararası Sosyal Bilgilerde Yeni Yaklaşımlar Dergisi, 5(1), 278-293

Karataş E. (2019). Peter Pan Sendromu: Bugünün Gençleri Ve Yetişkinlikten Kaçış: Medeniyet Eğitim Araştırmaları Dergisi, s.117-129

Etiketler

Yorum Gönder

0Yorumlar
Yorum Gönder (0)