CAN MANAY (Fi); Bir İnsan Aşk İçin Nasıl Kendini Kaybeder ?

Burak Bayık

Can Manay; sınırları zorlayan, yıkan, parçalayan ve başkasını elde etmek için kendini kaybeden biri. Aslında aşk hakkında onca laf cambazlığı bir dolu çocukluk yaşantısına ait. Bunca şehvet, arzu, ihtiras ruhunda çocukken kapatamadığı boşlukları doldurmak adına. Bağlanmak isteyip kaybetmekten korkmak, yaşamak için ölümü göze almak. Ve en sonunda kaybetmek, ama ölmemek. Yaşamak ve bir insan yaratmak. 

CAN MANAY (Fi); Bir İnsan Aşk İçin Nasıl Kendini Kaybeder ?

“…Beni doğuran kadın beni bir çukura bırakıp gitmiş. Bir kere bile beni kucağına almamış. Öpüp koklamamış. Ben sadece sevilmek istedim duru. Bir sokak köpeği gibi hem sevilmek istedim hem de yanıma her yaklaşandan tekme yemekten korktum…”

“…Seni neden yanımda istedim biliyor musun? Çünkü hayatımda bir kez olsun bir insana sonuna kadar güvenmek istedim…” 

Bağlanma teorisine göre, bebeklerin ileriki dönemlerde sağlıklı bireyler haline gelebilmeleri için bakım veren kişi ile duyarlı, tutarlı ve güvenilir bir yakın ilişki kurmaya gereksinimi olduğunu söyler. İlk çocukluk döneminizde ebeveyninizle kurduğunuz sağlıklı ve güvenli bir ilişki; ilerleyen dönemlerinizde diğer insanlarla kurduğunuz ilişkiyi etkileyecektir. Can için bu söz konusu görünmüyor. 

Saplantılı bağlanan kişiler kendilerini sevilmeye layık görmezken, başkalarını oldukça olumlu değerlendirirler. Kişi sevdiği kişinin kendisinin istediği kadar onunla yakınlık kurmak istemediğini düşünür. Kayıtsız bağlanma da ise birey kendini değerli görürken, başkalarına karşı tutumları genelde olumsuzdur. Yakınlığa karşı kayıtsızdır ve yakınlığın çok fazla gerekli olmadığını düşünürler.


Can Manay'da iki bağlanma şekli de ön plandadır. Çalışanlarına, arkadaşlarına, yüzeysel sevgililerine ve hatta Eti'ye karşı kayıtsızdır. Onların hayatlarından çıkıp-çıkmamasına çok önem vermez. Fakat romantik ilişkisine geldiğinde “…Duru… Duru… Hiçbir şeyi istemediğim kadar istiyorum onu. Su kadar, hava kadar, nefes kadar, bir dahaki nefes kadar…”  diyebilmektedir. İlişkileri başlamadan onu elde etmek için her şeyi yapan Can, ilişkiye başladıklarında da Duru'ya gerçekten güvenebilmek için onu denemeye başlar. Onun sevgisinden emin olabilmek için aşırı kontrolcü davranışları ortaya çıkar. Ve en sonunda her şeye rağmen Duru'nun onu bırakmasına tahammül edemez. Dizinin yetimhaneyle ilgili kısımlarında vurgulandığı gibi bir takım sosyopat davranışlarla durumu kontrol etmeye, onu annesi gibi bir b*k çukuruna, karanlığa bırakmaması için çaresizce her şeyi yapmaya başlar. Fakat başaramaz. Çünkü aşk ve sevgi böyle bir şey değildir. Elde etmek istediği duygu, ruhunda doyurmak istediğinden başka bir şey değil. 


Dizi; her ne kadar geçmişi bu denli acı ve trajedilerle dolu bir insanın çaresiz sonunu anlatıyor gibi görünse de; son sahneyle insanın geçmişinin düzeltilemez olması, geleceğinin de değişemeyeceğini göstermez der gibi, Can Manay'a yeni bir insan yaratma fırsatı vermiştir. Bu yüzden Özge onun hakkında hazırladığı son yazısının başlığını "Can Manay; Kurban Mı Katil Mi?" şeklinde atmıştır.

                         Kaynakça

Saraç, H. (2021). “Fi” dizisinin bağlanma terapisine dayalı incelenmesi. Journal of Sustainable Educational Studies (JSES), 2(1), 1-7. 
Etiketler

Yorum Gönder

0Yorumlar
Yorum Gönder (0)